 |
 |
|
Yenmek kadar güzeldiYenmek kadar güzeldi/ A.Dikmen/ 28.09.2006 Liverpool-Galatasaray maçından önce manzara şuydu: İyi top oynayamayan ayrıca sakat ve hasta futbolcuları bulunan yaralı Galatasaray; efsane olmuş bir takımla, efsane bir statta oynayacak, efsane bir taraftar karşısına çıkacaktı. Ama son yıllardaki durumu ne olursa olsun Galatasaray da zihinlere kazınmış, kolay kolay da silinemeyecek bir devdi... Türk'ün Avrupa'daki gururuydu… Bunu, bazı TV’lerin maç öncesi İstanbul’da yaptıkları sokak röportajlarında Fenerbahçe ve Beşiktaşlı taraftarlar bile söylüyorlardı. Hatta bir Fenerbahçeli “Galatasaray’ın Avrupa’da forması bile yeter” deyip noktayı koyuyordu. Bir kere, muhteşem bir taraftarı vardı Galatasaray’ın... Dünyanın dört bir yanında, kısacası Türk'ün olduğu her yerde, 'Türkiye ve Galatasaray için' mutlaka bir teşkilatlanması olan ultrAslanlar Galatasaray en ücra köşede de oynasa onu asla yalnız bırakmıyorlardı. Gerçi bu maçtan önce yaşanan bir takım biletsel sıkıntılar olmuş ve bu da Avrupa'nın çeşitli yerlerinden gelecek olan, doğru ve etkili tezahürat yapmayı bilen, organize ultrAslan gruplarının sayısını azaltmıştı ama yine de tribünü sürükleyecek, tezahürat başlangıçlarıyla tribüne hareket getirecek sayıda ultrAslan Liverpool'a akmıştı… Ve gördük ki, diğer Galatasaraylı kardeşleriyle beraber, o efsane stadın tribünlerinde varlıklarını hissettirip, Galatasaray'ı muhteşem bir şekilde desteklediler. Öyle ki, Liverpool taraftarının her maç sonuna doğru 'o anda sonuç ne olursa olsun' söyledikleri 'You'll never walk alone' u bile bu maçta net duyamadık. Ünlü Kop tribününün genelde 85. dakikalarda falan başlattığı bu şarkıyı ancak 91. dakikada söylemeye başladılar, o da yarım yamalak oldu çünkü o sırada Galatasaray bastırıyor, tribünler Cim Bom Bom diye inliyor, Hakan Şükür gol kaçırıyor, Kop tribününden görüntüler veren TV’de tırnak yiyenleri izliyorduk. Mağlubiyete elbette çok üzüldük ama tribün olaylarına vakıf bir taraftar için, bu durum, yenmek kadar güzeldi bence. Belki bir destan kaçtı ama yine de futbolcusundan, taraftarına kadar herkese helal olsun. 28 Eylül 2006 Perşembe
|
|
